Vesiletunnecat Homepage
Forum Home Forum Home > GENEL FORUM > Hutbe
  New Posts New Posts
  FAQ FAQ  Forum Search   Register Register  Login Login

24 Saat Kur`an-ı Kerim Dinleme


İMAN VE HAYAT (01.04.2005)

 Post Reply Post Reply
Author
Message
kral View Drop Down
Administrator
Administrator
Avatar

Joined: 08-03-2006
Status: Offline
Points: 1323
Post Options Post Options   Thanks (0) Thanks(0)   Quote kral Quote  Post ReplyReply Direct Link To This Post Topic: İMAN VE HAYAT (01.04.2005)
    Posted: 27-02-2009 at 00:44

bis-mil-la-hir-rah-ma-nir-ra-him

Enfal,8/2

 

İMAN VE HAYAT

İmanla Hayat Bulmuş Değerli Kardeşlerim

Yaratılışımızın gayesi, Yüce Allah'ı tanımak ve O'na kulluk etmektir. İman, hem dünya, hem de ahiret saadetini sağlayan en değerli manevî sermayemizdir. Sahip olduğumuz imanın en önemli özelliği ise, kalbin derinliklerine nüfuz etmesi ve vicdanların onunla huzur bulmasıdır. İman, bu özelliğiyle, şirkin ve putperestliğin kirlettiği kalplere yeniden hayat vermiş, sahabe örneğinde olduğu gibi, mensuplarını cehalet ve vahşetten kurtarmış, sevgi, saygı ve adaletin oluşturduğu medeniyetin zirvesine yükseltmiştir. İmanın kutsal iklimi, renkleri, dilleri ve düşünceleri farklı olan insanları ortak bir duyguda birleştirerek onları kardeş yapmış ve bu husus Kur'anda "Mü'minler ancak kardeştirler"[1] anlamındaki ayetiyle ilan edilmiştir. Mü'minler bu duygu ve imanla birbirlerini severek bütün çağlara örnek bir iman kardeşliği sergilemişler ve "İhtiyaç sahibi olsalar bile kardeşlerini kendi nefislerine tercih etmişlerdir." Bu manzarayı Allah Rasülü şöyle tasvir etmektedir. "Mü'minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple rahatsızlanır."[2]

Muhterem Mü'minler,

Kalbin derinliklerine nüfuz etmiş bir iman, mü'minin hayatına canlılık ve güzellik katar. Bu nedenle, inanan kişi, ortaya koyduğu her davranışında inancını yansıtır. Gizli, açık her yerde Yaratıcının denetimini hisseder. Sözünde durur ve emanete ihanet etmez. Doğru yoldan ayrılmaz. Mü'min kardeşlerinin yararına olan işlerde onların karşısına dikilmez. Daha sonra vicdanını rahatsız edecek işleri yapmaktan sakınır. Şurası bir gerçektir ki, Allah'a inanan kişi huzur dolu bir gönüle sahip onurlu bir insandır. İmanı onu hayatın olumsuzluklarından ve doğru yoldan sapmaktan korur.

Onu, insanların hizmetine kendini adayan ve bu uğurda her türlü fedakârlığı göze alan; kanaatkâr, cesur, faziletli, hiçbir kötülüğe bulaşmayan, başkalarının haklarına asla el uzatmayan, ağırbaşlı ve olgun bir insan haline getirir. Şayet imanımız bize bu özellikleri kazandırmıyorsa kuru bir iddiadan ibaret kalır. Gerçekte ise iman, sadece bir iddiadan ibaret değil, kalbe iyice yerleşmiş bir inançtır. Bu bakımdan amelimiz imanımıza uygun olmalıdır.

Değerli Kardeşlerim,

Allah ve Rasülünün çağırdığı iman, bizi kötülüklerden alıkoyup bütün güzellikleri yaşatan bir hayat iksiridir. Bu husus Kur'an-ı Kerimde şöyle vurgulanmaktadır: "Ey iman edenler! Allah ve Rasûlü size hayat verecek şeylere çağırdığı zaman, o çağrıya uyun ve bilin ki, Allah kişi ile kalbi arasına girer. Sizler, muhakkak O'nun huzurunda toplanacaksınız." [3]

Hutbemi, kalbe yerleşmiş imanın hayata yansımalarını en güzel şekilde ifade eden bir ayet mealiyle bitiriyorum:

"Mü'minler ancak, o kimselerdir ki; Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir. O'nun ayetleri kendilerine okunduğu zaman bu onların imanlarını artırır. Onlar sadece Rablerine tevekkül ederler. Onlar namazı dosdoğru kılan, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda harcayan kimselerdir. İşte onlar gerçekten Mü'minlerdir. Onlara, Rableri katında yüksek mertebeler, bağışlanma ve cömertçe verilmiş rızık vardır."[4]

[1] Hucurat, 49/10

[2] Buhari, Edeb 27; Müslim, Birr 66, (2586).

[3] Enfal 8/24

[4] Enfal:8/2-4

<font color=RED>“Bilginin elde edilmesi... bizi iyiye ulaştıracaktır.”[/COLOR]

Back to Top
 Post Reply Post Reply

Forum Jump Forum Permissions View Drop Down



This page was generated in 0.094 seconds.