İSLAM BÜYÜKLERİ |
Post Reply |
Author | |
kral
Administrator Joined: 08-03-2006 Status: Offline Points: 1323 |
Post Options
Thanks(0)
Posted: 01-03-2009 at 19:04 |
Soru 1 : Adı Numan, baba adı Sabit, Hicretin 80.yılında Kufe’de doğup 150 tarihinde Bağdat’ta vefat etmiştir. İlmini babasının vefatından sonra annesinin İmamı Caferi Sadıkla evlenmesi neticesinde ondan almış, Abbasi halifesi Mansur’un kadılık teklifini kabul etmediği için hapse atılmış ve işkence çekmiş olan Hanefi mezhebinin kurucusu olan mezhep imamımızın adı nedir? Soru 4 : Hadis ilminde üstün ilim ve yetkiye sahip olan, ezberinde bir milyon Hadis-i Şerif olduğu rivayet edilen, Müsned isimli hadis kitabının yazarı ve Hanbeli mezhebinin imamı kimdir? Soru 5 : İslam dünyasının en büyük mutasavvıflarından olup Bağdatlı olarak tanınan, çocuk yaştan beri dayısı Sırrı Sakati hazretlerinin yetiştirdiği bu büyük mutasavvıf (tasavvuf alimi) kimdir? Soru 6 : 17.yüzyılda yaşamış, VI. Murat’ın sarayında dört yıl görev yaptıktan sonra asıl isteği olan seyyahlığı (gezginciliği) tercih etmiş ve o günden sonra dünyanın bir çok yerini dolaşmış olan ünlü bir seyyahtır. İstanbul, Bursa, tüm Anadolu, Rumeli, Kırım, Viyana, Girit, Hazar Denizi, Volga dağları, Mısır, Sudan,Arabistan, Hollanda, Danimarka, İspanya’yı dolaşıp hepsini yazmış ve bir kültür hazinesi olarak “Seyahatname” isimli eserini yazmış olan gezginimiz kimdir? Soru 7 : İslam alimlerinin en büyüklerindendir. Hicri 450, miladi 1059 yılında İran’ın Tus yani Meşhed şehrinin bir köyünde dünyaya geldi. Hicri 505, miladi 1111 de yine orada vefat etti. İçtihadı Şafi mezhebine göre idi. O kadar çok kitap yazdı ki, ömrüne bölününce bir güne 18 sahife düşmektedir. Hicri 484 de Bağdat’ta Nizamiye medresesine profesör oldu. Eserlerinden bazıları; Mearifüs Sünen, Kimyayı Saadettir. İslami ilimleri her yönüyle inceleyen “İhyayı Ulumid-Din” adlı eserin de yazarı olan bu alimimiz kimdir? Soru 9 : “Ben insan beynindeki 10 milyar sinir hücresinin birbiri ile bağlantılarını görünce, iman etmekten başka çare bulamıyorum” diyen, 1979 Nobel armağanını (ödülünü) kazanan müslüman bilgin kimdir? Soru 10: Newton’dan önce diferansiyel hesabını keşfeden, cebir ilmini geometriye ilk uygulayan, dünyanın çapını ve iki meridyen arasını doğru olarak hesaplayan müslüman bilgin kimdir? Soru 11: Dünyanın en meşhur 20 astronomundan biri, trigonometrinin mucidi, sinüs ve kosinüs tabirlerini ilk defa kullanan müslüman bilgin kimdir? Soru 12: Astronomi, matematik, fizik, jeoloji, formatoloji, botanik alanlarında eserler vererek asırlar sonrasına ışık tutan,dünyanın yuvarlak olduğunu, hem ekseni hem de güneş etrafında döndüğünü Kopernik’ten tam 500 sene önce ispat eden büyük müslüman alim kimdir? Cevap : Beyruni (973-1051). Soru 13: Hayatını züht ve ibadetle geçiren, annesine verdiği söz sebebi ile Medine’ye geldiği halde Efendimiz (s.a.v.)’i görememiş, ama onun mübarek hırkasına kavuşmuş olan Allah dostu kimdir? Soru 14: Tarihin felsefesini yapan, tarihi bir bilim haline getiren, sosyolojinin kurucusu, sosyal psikoloji, pedagoji ve şehircilik uzmanı “Mukaddime” adlı ünlü eserin sahibi müslüman düşünür kimdir? Soru 15: “Kin tutan kimseye dostluk hatadır. Çıkrık çeviren anne ve nineler devlet adamlarına lanet okurken, resmi meclisteki memurların onları övmeleri, alkışlamaları boşunadır” gibi sözlerin sahibi olan, Bostan ve Gülistan adlı eserin yazarı, İranlı ünlü ilim adamı kimdir? Cevap : Şeyh Sadi Şirazi. Soru 16: İsmi Muhammed olup, Semerkant’ın bir köyünde 280 yılında doğmuştur. Doğmuş olduğu köyün adı ile şöhretkazanarak yad edile gelmiştir. Ehli Sünnet akidesine aykırı inanç taşıyanlara karşı, eser yazarak ehli sünnet akidesini müdafaa eden ve bu hususta önderlik yapan, itikat mezhep imamlarımızdan olan bu alimimiz kimdir? Cevap : İmamı Maturidi. Soru 17: Yoldaki işaretler adlı kitabın yazarı kimdir? Soru 18: Haçlı ordularına karşı yiğitçe mücadele veren, saray hayatı nedir bilmeyen, ömrünü at sırtında geçiren ve kendi adı ile anılan devlet kuran, 88 yıl Frenklerin elinde kalan Kudüs’ü alarak, haçlılara en büyük darbeyi indiren Kudüs fatihi müslüman hükümdar kimdir? Soru 19: Emperyalist Rusların yıllar önce İslam topraklarını işgal ederek sıcak denizlere doğru inme hülyasına karşı bir avuç yanındaki mücahit arkadaşlarıyla birlikte yılmadan, usanmadan, çeyrek asrı aşkın bir zamandır şanlı cihadını yapan ve annesinin getirdiği Ruslarla uzlaşma teklifine şiddetle karşı çıkıp hatta annesine bu meseleden dolayı verdiği kırbaç cezasını kendi çekip sırtını kırbaçlattıran, tarihimizde Kartal lakabıyla anılan büyük İslam mücahidi kimdir? Cevap : Şeyh Şamil. Soru 20: İslami mücadeleyi en iyi bir şekilde firavunlar diyarı Mısır’da veren, Cemal Abdunnasır gibi işbirlikcerin emriyle susturulmak maksadıyla hapishanelere atılmış ama taviz vermemiş, iman fermanı verildikten sonra özür dilemesi halinde affedileceği söylendiğinde: “Bir müslüman bir kafirden özür dilemez” diyerek şereflice şahadeti tercih eden ve ümmete “Fi Zilal-il Kur’an” (Kur’an’ın gölgesinde) adlı tefsiri eser olarak bırakan alim, mücahit ve şehit kimdir? Cevap : Seyyid Kutup. Cevap : İskilipli Atıf Hoca, Şapka hakkındaki yazısından dolayı idam edilmiş, Şapka Kanunu eseri yazmasından sonra çıkmıştır. Soru 23: Asıl adı Numan olan devrinin en büyük alimi ve Kara medresenin müderrisidir. Somuncu baba diye bilinen şeyh efendinin vefatı ile yerine geçmiş ve Halveti tarikatı ile Nakşi tarikatının birliği şeklinde olan Bayramiye tarikat kurmuştur. 1429 da vefat eden veli Ankara’da adına yaptırılan caminin avlusunda medfun edilmiştir.Sultan Murat kendisine “İstanbul’un fethi nasip olur mu ya veli” dediğinde cevabı: “Hayır ne sen ne de ben göremem ama şu beşikte yatan oğlancığa nasip olsa gerektir” diyerek kerametini göstermiştir. O beşikte yatan oğlancık İstanbul’un Fatihi Sultan Mehmet’tir. Bu veli kimdir? Soru 24: Hz. Osman (r.a.), Hz. Ali (r.a.) ve Abdullah İbni Abbas (r.a.)’la görüşüp onlardan ilim alan, Hz. Ömer(r.a.)’ın halifeliği döneminde Basra’da dünyaya gelen ve orada büyüyen züht ve takva ile yaşamış, insanları hep buna davet etmiş olan büyük mutasavvıftır. Bazı ifadeleri şöyledir: “Kim parayı aziz bilirse Allah (c.c.) onu rezil eder.” “Dünya senin bineğindir, binersen o seni taşır, o sana yüklenecek olursa (onu sırtlanırsan) ölürsün” Basralı bu büyük alimimiz kimdir? Soru 25: Osmanlı İmparatorluğunun 9. Şeyhul İslamıdır. Asıl adı Şemsettin Ahmet olduğu halde dedesinin ismi ile anıld Yavuz Sultan Selim devrinin müderrisi ve Şeyhul İslamı olan bu zat zamanında insanların ve cinlerin müftüsü anlamına gelen “Müftü-s Sakaleyn” ünvanını aldı. Yavuz Sultan Selim ile katıldığı Mısır seferinde atının ayağından sıçrayan çamur padişahın kaftanına sıçramış, Yavuz’da bu kaftanı öldüğünde tabutunun üzerine örtülmesini emretmiştir. 300 den fazla eseri olan, İslam dünyasında kendisine “Muallim-i Evvel” (birinci öğretmen) denen Osmanlının bu büyük Şeyhul İslamı kimdir? Cevap : İbni Kemal. Soru 26: Pakistan’ın kurucusu Muhammed Ali Cinnah’la devamlı beraber olmuş, ona destek vermiş ve bağımsızlık savaşının fikri kahramanı olmuş ayrıca Pakistan halkı için müstesna bir yere sahip olmuş. Cevap : Molla Fenari. Soru 29: Asıl ismi Ahmet El-Faruki olan büyük alim, devrinin, yaratıcısını unutmuş devlet adamlarına fikri cihat yaptı.Tüm yetki sahibi kişilere mektup yazdı ve gerçeğin yolu Kur’an ve Sünnet olduğunu, hurafelerle mücadelenin şart olduğunu anlattı. Yazmış olduğu mektuplar bir kitapta toplanıp meşhur “Mektubat” isimli eseri oluşturdu. Bu eserin sahibi alimimiz kimdir? Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Meşrutiyetin ilanından sonra Sebil’ür-Reşat isimli dergiyi çıkaran, İstiklal harbi döneminde Burdur milletvekili, İstiklal marşımızı karşılıksız kaleme alan ve Safahat isimli eserinde sahibi olan milli şairimiz kimdir? Soru 31: Son devrin büyük şair ve yazarlarındandır. Tahsil için Avrupa’da bulunmuş belli dönemden sonra Abdulhakim Arvasi’nin tesiri ile önceki hayatına kalem çekip yeni bir hayata başlamıştır. Büyük Doğu mecmuasını çıkardıktan sonra atıldığı zindandan oğluna yazdığı mektubunda: “Sanma bu tekerlek kalır tümsekte” diyerek ölünceye kadar mücadelenin bitmeyeceğini anlatmıştır. 25 Mayıs 1980 de “Sultanüş-Şuara” (şairler sultanı) ünvanını kazanmış ve 25 Mayıs 1985 de İstanbul’da vefat etmiştir. Ölümü: “Ölüm güzel şey budur perde arkası haber, hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber” diye tarif eden şairimiz kimdir? Cevap : Necip Fazıl Kısakürek. Soru 32: Anadolu Selçuklu İmparatorluğu döneminde yaşamış büyük mutasavvıf şairdir. Derslerine sultanlar, vezirler dahi iştirak ederdi. 1244 de Şemsi Tebrizi’den manevi dersler aldı. İnsanlara olan tebliğde açtığı kucak hala halkın dilindedir. Çünkü onun: “Gel! Ne olursan ol yine gel. İster mecusi, ister putperest olsan da gel. Dergahımız ümitsizlik kapısı değildir” ifadeleri hala halkımızın dilindedir. Vefatından sonra Konya’daki Yeşil türbeye defnedilmiştir. Oğlu sultan Veled kendisinden sonra Mevlevi tarikatını kurdu. “Ben hayatta olduğum müddetçe Kur’an’ın kölesiyim. Ben seçilmiş Muhammed Mustafa (s.a.v.)’nın ayağının tozuyum. Kim benden bundan başkasını naklederse, ben ondan da onun sözünden de uzağım.” Diyen alimimiz ve meşhur eserinin adı nedir? Cevap : Mevlana Celaleddin Rumi, eseri Mesnevi. Soru 33: 1208 yılında Sivrihisar’da doğduğu, Konya’da tahsilini tamamladığı bilahare Akşehir’e yerleşerek orada ömrünü geçirdiği bilinmektedir. Onun fıkraları 700 yıldan bu güne anlatılır, dinleyenlere görgü, bilgi, hikmet dersi verir. Başı daralan, aklına gelen onun adına fıkra söylediğini görürsünüz. Milletin inancıyla alay etmek isteyen şer mantıklı insanlar onu en çok istismar edenlerdir. Ama bizlere düşen ise anlatılan fıkraları inceleyip eğer bir mana içeriyor, hikmet dolu, dini meselenin vurgulanıyor ve ahlak dolu bir fıkra ise ona aittir, değilse ona atıftır veya iftiradır diye düşünmektir. Feraset sahibi bir insanın yapması gereken de budur. İnsanların onu anladığı söylenemez. Hatta o bugünkü insanların konumunu incitmeden anlatmak için merkebine ters binerek: “Size arka dönülmez, güvenilmez” demek istese de insanlar ona da sadece gülmüşler ama hallerini düşünmemişlerdir. Osmanlının son sekiz asrının mizah ustası bu büyük şahsiyet kimdir? Cevap : Nasrettin Hoca.
Soru 35: Kadın velilerden olarak bilinir. Hicri 95 yılında doğup çocuk yaşta kaçırılarak cariye olarak satılan,Allah (c.c.)’a olan tevekkül ve sabrı sonucu kurtulmuş, kendisine kerametler nasip olmuştur.Her gece evinin damından şu duayı yapardı: “Ya Rabbi! Yıldızlar parlıyor, insanların gözleri kapanmış, kralların kapıları kapalı, her aşık maşuku (aşık olduğu) ile yalnız, bende seninle beraberim” diyerek dostluğunu dile getirirdi. Kefenini daima yanında taşır ve onun üzerinde namazlarını kılardı. Kudüs’te vefat eden bu veli kadın kimdir? Soru 36: 980 yılında Buhara’da Afsine köyünde dünyaya geldi. Kendisi ortaçağın yetiştirdiği en büyük hekimlerdendir. 18 yaşında iken zamanın bütün bilgilerini öğrenmişti. Çok gezmiş, çok okumuş ve çok yazmıştır.Bir çok hastalıkların tedavi metotlarını, ilaçlarını keşfetmiş, mikropların farkına varmış ve önlenebileceğini söylemiştir. Beş büyük cilt tutan “Kanun” adlı kitabı hekimliğin bütün konularını içine almıştır. Bu alimimiz kimdir? Soru 37: 1545-1574 yılları arasında yaklaşık otuz sene Osmanlı devletinde Şeyhülislamlık makamında bulunmuş büyük İslam alimi, Hoca Çelebi adıyla da bilinen ve ikinci Ebu Hanife diye de adlandırılan büyük zat, alim insan kimdir? Soru 38: 1703 Erzurum Hasankale’de dünyaya geldi. Tillolu İsmail Fakirullah’ın kızıyla evlendi. Şeyhinin vefatından sonra onun yerine postuna oturdu. Fıkıh, Tıp, Ahlak, Tasavvuf, Matematik, Uzay Bilimleri, Biyoloji, Sosyoloji,Akait ve Kelama dair konuları içine alan meşhur “Marifetname”sini yazdı. “Hak şerleri hayreyler,Zannetme ki gayr eyler, Arif onu seyreyler, Mevlamgörelim neyler, Neylerse güzel eyler” gibi sözleri halkın dilinde olan bu alimimiz kimdir? Soru 39: Amerika ve Japonya’nın varlığından ilk defa bahseden ilim adamı kimdir? Soru 40: Müslümanlar arasında dayanışmanın gereğine işaret eden aşağıdaki sözler hangi İslam alimine aittir? “Nasıl insanın bir eli diğer eline rekabet etmez, dili kulağına itiraz etmez, kalp ruhun ayıbını görmez, belki birbirinin noksanını ikmal eder, kusurunu örter, ihtiyacına yardım eder, vazifesine muavenet eder; yoksa o insanın vücudu söner, ruhu kaçar, cismi de dağılır.” Cevap : Bediuüzzaman Saidi Nursi. Soru 41: O henüz küçükken, ihtiyar annesi bir gece uykudan uyanıp kendisinden bir bardak su ister. O gider testiden su doldurup gelir. Fakat annesinin tekrar uykuya daldığını görünce uyandırmaya kıyamaz ve başucunda beklemeye başlar. Nihayet annesi sabah namazına uyanır ve oğlunun elinde bir bardak su, ayakta beklediğini görür. Manzara onu duygulandırmıştır. Hayranlığına göz yaşları karışır ve ona: “Allah razı olsun, arifle sultanı olasın” diye dua eder. Bu vefakar alimimiz kimdir? Soru 42: Ünlü şarkiyatçı Gandz’ın kendisi hakkında “Cebir ilmi bakımından Öklit’ten bir yıl ilerde” dediği, Gerolama Cardano (İtalyan hekim, filozof ve matematikçisi)’nin ise kendisini dünyanın en büyük 12 dahisi arasında saydığı, meşhur “El Cebir vel Mukabele” adlı eserin sahibi, aynı zamanda astronom olan İslam bilgini kimdir? Cevap : Harizmi (780-850). Soru 43: Dünya tarihinde Sibernetiğin kurucusu olan ilk bilim adamıdır. Bilgisayarın babası olarak İngiliz matematikçisi Charles Babbage bilinenden altı asır önce aynı sisteme dayalı makineler, otomatik aletler imal etmiş ve çalıştırmıştır. Meşhur eserinin adı “Kitabül Cami Beynel İlmi Vel Ameli en-Nafi Fi Sinaatil Hiyel (Mekanik hareketlerden mühendislikte faydalanmayı içine alan kitap)’dır. Bu İslam bilgini kimdir? Soru 44: “Söz olan kese savaşı, söz olan kestire başı, söz olan oğulu aşı, yağ ile bal ide bir söz.”Okumuş olduğum bu veciz söz hangi İslam büyüğünün sözüdür? Soru 45: Ceylan derisine çizmiş olduğu dünya haritasında, harita üzerinde Amerika’yı ilk defa gösteren kimdir? Soru 46: Tarihte ilk defa roket denemeleri yapan ve füzeyi kullanan ilim adamı kimdir? Soru 47: Batıya matematik ilmini tanıtan bilgin kimdir? Soru 48: İlk deniz altıyı geliştiren Osmanlı bilgini kimdir? Soru 49: Batılıların El Gabra dediği Cebir ilminin kurucusu kimdir? Soru 50: Son dönemin yetiştirdiği, kalemi ve eserleriyle insanımıza ve gençliğimize çığır açanlardan biri olan, 1950 ile 1960’lı yıllarda Üstat Necip Fazıl ile birlikte fikir çilesini oluşturan, İslami fikirlerinden ve mücadelesinden dolayı ömrü hapislerde geçen, İslami davasından tavizler vermeyen, belli dönem milletvekilliği (yani eski tabirle mebusluk) yapacak iken hakkı elinden gasp edilen, “Bu zulme mebus olamadık ama, mahpus damı da olamadık” diyerek gerçekleri haykıran. “Bir Nesli Nasıl Mahvettiler” gibi eserler ortaya koyan yazar,mücahit ve mütefekkir kimdir? Cevap : Osman Yüksel Serdengeçti. Soru 51: 1892 yılında Adana’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Adana’da yaptıktan sonra İstanbul’a gelerek Darul Fünu Hukuk fakültesine girdi. Daha sonra tasavvufa yönelerek meclisi meşayıh reisi Erbilli Esat efendiye bağlandı. Bundan sonraki hayatında bir yanda muhasebecilik bir yanda da irşat faaliyetlerine katıldı. Bir ara Şam’da dokuz ay kaldıktan sonra İstanbul’a geldi. 1979 da Medine’ye gitti. Çeşitli kitaplarda toplanan vaaz ve sohbetleri toplumun değişik kesimlerine nüfuz etmiş ve bir çok çevreyi etkilemiştir. 1984 de Medine’de vefat eden bu zatı muhterem kimdir? Cevap : Mahmut Sami Ramazanoğlu. Soru 52: 2 Temmuz 1900 yılında Polonya’nın Galisya bölgesinde dünyaya geldi. Anne ve babası Yahudi idiler. O zamanlar adı Liopold Fays idi. Tıpkı dedesi gibi kahin olmak üzere eğitimine başladı. Ne var ki endişe dolu ruhu onun bu eğitimden kaçmasına ve askeriyeye girmesine yol açtı. Üniversiteden mezun olduktan sonra Viyana’da gazetecilikle meşgul olmaya başladı. Dayısından almış olduğu bir davet üzerine Kudüs’e yola çıktı.Kudüs’e gitmesi Siyonizm hareketini tanımasına ve reddetmesine yol açtı. Oradan İslam’a ve İslam alemine aşk yolculuğuna başladı. Bu yolculuk 1926 yılında Arap yarımadasında müslüman olmasıyla son buldu. Buradan hareketle 20.yüzyılın en akıllılarından biri olan bir aklın İslam tarihiyle,akaidi, bugünü, geleceği ve müslümanların problemleriyle ilgili reaksiyonu ve kaynaşması başladı. Bu kaynaşmaları 1953 yılında piyasaya çıkan, yüzyılın ortaya koyduğu en parlak edebi ve fikri çalışmalarından sayılan “Mekke’ye Giden Yol” isimli eserinde yazdı. 20 Şubat 1992 yılında vefat eden ve yüzyılın bütün ağırlıklarını omzunda taşıyan bu büyük insanın ismi nedir? Cevap : Muhammed Esed. Soru 53: Hayatı hakkında kesin bilgiler yoktur. Ölümünden sonra düzenlenen divandan 13.yüzyıl ortalarından 14.yüzyıl başlarına kadar yaşadığı anlaşılıyor. Orta Anadolu’nun pek çok yerinde ona ait olduğu söylenen mezarlar ve makamlar vardır. Kişiliği çevresinde efsaneler ve menkıbeler oluşturdu. Mevlana Celaleddin’i tanıdığı ve onun nazarından ilham aldığı, Taptuk Emre adlı şeyhe bağlandığı ve ondan oldukça etkilendiği Divanındaki şiirlerden anlaşılıyor. Allah ve insan sevgisini işleyen tasavvufi şiirler yazmıştır. Kullandığı sade Türkçe onun asırlardır süren kalıcılığının en büyük özelliğidir. Bir beyti şöyledir: “Dövene elsiz gerek, Sövene dilsiz gerek,Derviş gönülsüz gerek, Sen derviş olamazsın, Sen Hakkı bulamazsın” Bu zatı muhterem kimdir? Cevap : Yunus Emre. Soru 54: Osmanlı Devletinin kuruluş yıllarında yaşamış büyük İslam alimi idi. Karaman oğulları topraklarında doğmuştur.Doğum tarihi bilinmemektedir. İlk tahsilini memleketinde yaptıktan sonra Şam’a gitti. Pek çok alimden fıkıh,tefsir, hadis ve diğer ilimleri tahsil edip üstün derecelere yükseldi. Tasavvuf yoluna girip manevi olgunluğa kavuştu.İnsanlara doğru yolu anlatıp, hak dine kavuşturmak için memleketine döndü. Bir rivayette babası İlyas Horasanının halifelerinin ileri gelenlerindendi. Eskişehir yakınlarında İtburnu denilen bir köyde ikamet eder ve ilim öğretmekle meşgul olurdu. 1326 tarihinde takriben 125 yaşında iken vefat eden bu alim, abid, zahit kimdir? Cevap : Elmalılı Ahmet Hamdi Yazır. |
|
<font color=RED>“Bilginin elde edilmesi... bizi iyiye ulaştıracaktır.”[/COLOR]
|
|
Post Reply | |
Tweet |
Forum Jump | Forum Permissions You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot create polls in this forum You cannot vote in polls in this forum |